Sıfır icraat sendromu

Osman İbiş
2 min readSep 1, 2019

Toplum olarak bir türlü istediğimiz noktalara ulaşamamamızın birçok sebebini sıralayabiliriz. Teknoloji bağımlılığı, empati eksikliği, tembellik, cahillik, hayalsizlik, okuma oranının düşüklüğü vs. Bu listeyi uzatıp gidebiliriz. Ancak benim bugün değinmek istediğim konu başka. Aslında bu saydıklarımın totali ile meydana gelen bir problemden söz etmek istiyorum.

Sürüye bir kez katıldığınızda, artık her şey için çok geçtir.

Birlikte çalıştığınız insanları, müşterilerinizi, işvereninizi, komşunuzu, çalışma arkadaşınızı… Hepsini şöyle bir düşünün. Tamamının kesiştiği ortak bir nokta var. Sıfır icraat sendromu.

Ne demek istiyorum biraz daha açayım. Henüz rakiplerinin fiyat politikalarından şikayet etmeyen işveren, patronundan şikayet etmeyen işçi, müşterisine atıp tutmayan patron tanımadım. Gel gör ki aynı masada iken yapılan sohbetlerde herkes çok makul. Ancak çarkın dişlileri çalışmaya başladığında görüyorsun ki değişen hiçbir şey yok. Eleştiren de eleştirilen de aynı.

Hatta paradoksa bak ki en çok eleştiren, en çok eleştirdiğine, en çabuk dönüşen oluyor.

Fark yaratan insanların sıkça sorduğu bir soru; Bu insanlar neyi yapmıyor?

İsmini hatırlayamadığım bir kitapta şöyle diyor ; Aerodinamik kanunlarına göre yaban arısı uçamaz. Fakat yaban arısı bu kanunları bilmez ve uçmaya devam eder.

Çünkü yaban arısının uçmak için onaylanmaya ihtiyacı yok.
Yaban arısı onaylanmayı ya da anlaşılmayı beklemiyor.
Bir hedefi var; Uçmak.
Ve bunu gerçekleştirmek için gerekli olan her şeye sahip olduğunun farkında.

Hayal etmeye cesaret ettiğimiz her şeyi başarabiliriz.

İhtiyacımız olanların tümüne sahibiz.
Evet uçabiliriz!
Uçamamış olanların senin kanatların yok demelerini boş ver ve sadece devam et!

Hoşça kal
Osman

--

--

Osman İbiş

Bu blogdaki tüm yazılar kendime aldığım notlardır.